İNŞAAT TEKNOLOJİSİ ALANI
A. ALANIN MEVCUT DURUMU VE GELECEĞİ
Günümüzde tek katlı yapılardan gökdelenlere kadar değişik binalar, barajlardan otoyollara, fabrikalardan asma köprülere kadar değişik amaçlara hizmet eden yapılar modern yapı teknolojisi kullanılarak inşa edilmektedir. Bu yapılar;
-Müstakil evlerden toplu konutlara ve çok katlı yapılara kadar her tipteki evler,
-Kara yolları, otoyollar, demir yolları, köprüler, tüneller, metrolar vb. yapılar,
-Kanallar, barajlar, bentler, hidrolik santraller vb. su yapıları olarak sınıflandırılabilir.
İnsanlık var olduğu sürece yaşayacak sektörlerden birisi de inşaat sektörüdür. Gelişen teknoloji ile birlikte inşaat sektörü de kalite ve hız kazanmaktadır.
Ülkemizde ekonominin, sanayinin gelişmesi ile birlikte ortaya çıkan sosyoekonomik değişimler, fabrikalarda çalışanların sayısının artmasına, şehirleşme ve göçün hızlanmasına neden olmuştur. Bu da inşaat sektöründe konut yapımcılığını hızlandırmış ve bu alanda sektöre önemli bir boyut kazandırmıştır. Ancak planlı, imarlı ve düzenli bir şehirleşmeye geçişe imkân bulamadan ortaya çıkan bu gereksinimin denetimsiz ve kontrolsüz bir biçimde karşılanması, konut üretiminde kârlılığı önemli ve tek hedef hâline getirmiş, şehirlerde plansız ve kalitesiz konut üretimini hızlandırmış ve artırmıştır.
Türkiye'deki toplam yatırımların yaklaşık %50'sini inşaat sektörü oluşturmaktadır. İnşaat sektörü, kendisine bağlı 200'den fazla alt sektörün üretime geçmesini sağlamaktadır. Örneğin bir fabrika kurulurken ilk olarak fabrikanın binasını yapmak gerekecektir. Yani her sanayi dalının oluşumunda inşaat sektörü de pay alacaktır. İnşaat sektörü diğer sektörlerle olan yakın bağlantısı nedeniyle yaşanan ekonomik krizlerden en çok etkilenen sektör durumundadır.
İnşaat sektörü yoğun iş gücü kullanmaktadır. Sektör, yoğun iş gücü kullanımı ile ülke istihdamına büyük katkıda bulunmaktadır. 2003 yılı rakamlarıyla sektör, bir milyon kişiye iş imkânı sağlamıştır. Bu nedenle sosyoekonomik refah düzeyine de katkıda bulunmaktadır. Bu da sektörün ülke ekonomisi içinde önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir. Ancak önemli olan, sektörün üretim kapasitesini ve kalitesini etkileyen teknolojik değişimlere sektörde çalışanların da uyum göstermesidir.
Ülkemizde pek çok inşaat firması uluslararası alanda, uluslararası standartlarda hizmet üretmektedir. İnşaat sektörü, dış pazarlarda başta Türk Cumhuriyetleri olmak üzere, İrlanda, Güney Doğu Avrupa, Afganistan, Pakistan, İran, Sudan, Cezayir, Suriye, Rusya gibi pek çok ülkeye önemli oranda hizmet ihraç etmekte ve yurt dışında da istihdam yaratmaktadır.
Deprem riskinin yüksek olduğu ülkemizde kaliteli bina inşaatı önem taşımaktadır. Firmaların sahip olduğu mühendislik kapasitesi ve çalıştırdıkları nitelikli iş gücü, yapılan işlerin kalitesinin en önemli belirleyicisidir. Bu nedenle nitelikli iş gücünün yetiştirilmesinde mesleki eğitimin rolü tartışılmazdır.
İyi eğitim almış nitelikli iş gücü, sektörde büyük iş kapasitesine sahip firmalarda kolaylıkla iş bulabilmektedir. Bu tür firmalarda çalışmak, iş hayatları boyunca kişilerin ileri teknoloji ve geniş makine parkı ile tanışmaları ve mesleklerine ilişkin her türlü gelişmeyi takip edebilmeleri imkânını sunacaktır.
B. ALANIN ALTINDA YER ALAN MESLEKLER
Ülkemizde inşaat sektöründe her düzeyde ve nitelikte meslek elemanları çalışmaktadır. Burada üçüncü ve dördüncü düzeyde yer alan meslekler ile ilgili bilgiler verilmiştir. Avrupa Birliği meslek standartlarına ve yeterliklerine göre belirlenen bu düzeyler ülkemizde benimsenen; çırak, kalfa ve usta düzeyleriyle benzerlik göstermektedir.
İnşaat Teknolojisi alanı programında;
Yapı Yüzey Kaplamacılığı,
Mimari Yapı Teknik Ressamlığı,
Statik Yapı Teknik Ressamlığı,
Yapı Zemin ve Beton Laboratuvarcılığı,
Ahşap Doğrama ve Kaplamacılık,
PVC Doğrama İmalat ve Montajcılığı,
Betonarme Demir, Kalıpçılık ve Çatıcılık,
Yapı Dekorasyonculuğu,
Yapı Yalıtımcılığı,
Yapı Duvarcılığı,
Restorasyon,
İç Mekân Teknik Ressamlığı,
Çelik Yapı Teknik Ressamlığı dalları yer almaktadır.
C. MESLEK ELEMANLARINDA ARANAN ÖZELLİKLER
İnşaat Teknolojisi alanında çalışanların;
Şekiller arasındaki ilişkileri algılayabilen,
Zihinde canlandırma ve çizime aktarabilme yeteneğine sahip,
Arazi çalışmalarına uygun niteliklere sahip,
Temel matematik bilgisine sahip,
Temel fizik ve kimya bilgisine sahip, yer bilimi konusunda bilgili,
Ekip çalışmasına yatkın,
Sosyal iletişim yeteneğine sahip,
İşçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarına uyan,
İnsan haklarına saygılı,
Teknolojik gelişmelere açık ve mesleğinde kendini geliştiren,
Mesleği ile ilgili analiz ve sentez becerisine sahip,
Araştırmacı kişiler olmaları gerekir.
D. ÇALIŞMA ORTAMI VE KOŞULLARI
Yapı ve inşaat alanında eğitim alan bireyler çalışmalarını hem kapalı mekânlarda hem de açık havada yürütürler. Yapı ve mimari alanında tüm çalışanlar görevlerini yaparken diğer çalışanlarla etkileşimde bulunmak ve görevini eş güdüm hâlinde yürütmek durumundadır.
E. İŞ BULMA İMKÂNLARI
İnşaat sektöründeki mesleklerde iş bulma olanakları oldukça fazladır. İşsizlik oranı yüksek olan ülkemizde, vasıfsız elemanların eğitilmeleriyle inşaat alanında çalışmaları sağlanabilir. Teknolojinin gelişimi, meslek elemanlarının ciddi bir eğitim ihtiyacını beraberinde getirmektedir.
İnşaat sektöründeki meslek elemanları her zaman iş bulma olanağına sahiptirler. Ancak inşaat sektöründe iş yoğunluğu sürekli artmaktadır.
Sektörde yeterli sayıda ve yeterli meslek bilgisine sahip ( teknik eleman ) iş gücü eksikliği sorunu yaşanmaktadır. Bu eksiklik en ileri düzeyde onarım, modernizasyon ve restorasyon (yenileme) alanlarında yaşanmaktadır.
İnşaat uygulamaları, sektörün gelişmesine ve büyümesine paralel olarak çeşitlenmekte ve yaygınlaşmaktadır. Malzeme satan veya montaj yapan firmalar kendi iş gücünü yetiştirmekte, ayrıca malzeme üreten ve dağıtımını yapan firmalar, bayilerinde çalışan iş gücünü eğitmek için programlar düzenlemektedir. Meslekte iyi eğitim görmüş, nitelikli elemanlara ihtiyaç olduğu gözlenmektedir.
Sektörde çalışanlar, çalıştıkları firmaların özelliklerine göre birden fazla konuda uzmanlaşabilmektedirler. Mesleğin yürütülebilmesi için araç gereç ve donanım bilgisi, kalite kontrol prensipleri bilgisi, malzeme bilgisi ve teknik resim bilgisi giderek daha fazla önem kazanmaktadır.
Ürün çeşitlerinin artması ve yeni ürünlerin uygulamaya girmesi, oldukça hızlı bir süreç içinde gerçekleşmektedir. Bu nedenle alanda çalışanların yeni ürünleri izlemeleri, farklı uygulama yöntemleri konusunda kendilerini yetiştirmeleri gerekmektedir.
İnşaatta çalışma dönemleri inşaat mevsimiyle sınırlı kalmakta ve iş yoğunluğu bu dönemde artmaktadır.
Sektörde giderek daha fazla büyük ölçekli işletmenin oluşumuna yol açan bir yoğunlaşma eğilimi gözlenmektedir. Özellikle Türk inşaat firmalarının yurt dışında iş almaları bu meslek için yurt dışında da çalışma imkânını beraberinde getirmektedir.
İnsan var oldukça barınma, dolayısıyla yapı ihtiyacı da var olacaktır. Ülkemizde inşaat sektöründe büyük ilerleme gözlenmektedir. Söz konusu durum bu alanda çalışacak iş gücüne olan ihtiyacı da beraberinde getirmektedir.
İnşaat Teknolojisi alanında eğitim görenlerin; Devlet Su İşleri, Karayolları, Köy Hizmetleri, Tapu Kadastro, Bayındırlık Müdürlükleri ve belediyeler gibi kamu kuruluşlarında, ayrıca özel sektöre ait hazır beton santralleri, mühendislik ve mimarlık bürolarında, müteahhitlik ve müşavirlik hizmeti veren kuruluşlarda teknik eleman olarak çalışma şansları vardır.
F. EĞİTİM VE KARİYER İMKÂNLARI
Ülkemizde son dönemde meydana gelen doğal afetler, insanların bu alanda biraz daha dikkatli olmaları gereğini ön plana çıkarmış ve ilgili meslek mensuplarına olan talep artmıştır. İnşaat sektörünün devamlılığı ve sektörde üretim yanında denetim ve kontrollere yönelik gelişmeler dikkate alınacak olursa önümüzdeki dönemlerde de meslek mensuplarına ihtiyaç yüksek olacaktır.
Meslek eğitimi, meslek liselerinin yapı/inşaat programında verilmektedir.
Meslek yüksekokullarının inşaat, harita ve kadastro, yapı ressamlığı, restorasyon bölümlerine sınavsız geçiş yapabilir. Ön lisans programlarını başarı ile bitirenler ÖSYM tarafından açılan dikey geçiş sınavında başarılı oldukları takdirde, inşaat mühendisliği, jeoloji mühendisliği, mimarlık, yapı öğretmenliği, yapı tasarım öğretmenliği, yarı ressamlığı öğretmenliği, iç mimarlık, iç mimari ve çevre tasarımı gibi lisans programlarına dikey geçiş yapabilirler.
Mesleki eğitim merkezleri çıraklık eğitimi uygulama kapsamına alınan illerde ve meslek dallarında aday çırak, çırak, kalfa ve ustalara eğitim vermek ve çeşitli meslek kursları açmak suretiyle sanayinin ihtiyaç duyduğu nitelikli ara insan gücünü yetiştirmek amacıyla açılan eğitim kurumlarıdır.
Halk eğitimi merkezleri yaşam boyu öğrenme perspektifi içerisinde her zaman ve her yerde uygulanabilecek yaygın eğitim programları ile her yaş ve düzeyde bireylere eğitim sunmaktadır.
Mesleki eğitim merkezlerinde, İnşaat Teknolojisi alanında eğitim verilmektedir. Modüler programlarla meslek liseleri arasında paralellik sağlandığından yatay ve dikey geçişler olabilecektir.
Mesleki ve teknik eğitim kurumlarında on ikinci sınıfı bitirip diploma almaya hak kazanan öğrenciler aşağıda belirtilen dört yıllık lisans programlarına ÖSS puanıyla, ön lisans programlarına (meslek yüksekokulu) sınavsız geçiş yapabilirler. Ön lisans programını başarıyla tamamlayan öğrenciler dikey geçiş sınavı (DGS) ile dört yıllık lisans programlarına geçiş yapma imkânları bulunmaktadır.
Yükseköğretim Lisans Programları
Yapı Öğretmenliği
Yapı Ressamlığı Öğretmenliği
Yapı Tasarım Öğretmenliği
Yapı Öğretmenliği (İkinci Öğretim)
Yapı Ressamlığı Öğretmenliği (İkinci Öğretim)
MEGEP Alan Tanıtım Modülünden Alınmıştır.